..
Sadece denemek,
deneyselliğin mutlak bir çay saati dilimini,
mantık süzgeci tesirsiz bırakıyor.
Doğum,
tanıdık bir sesin deminden vuruyor
çayın sıcaklığı,
dudaklarımı yakmıyor.
Ankaraya uğramadan geliyormuş peder, ne iyi!
üçüncü köprü aile kutlamasından
İki sürpriz.
ne iyi!
Hemde doğru bir Fransızcayla...
Yarısından azı alınmış Latteli kurabiye,
ağzımda genişliyor.
Uçak modunda çekilmezmiş internet ekonomisi
saati on dolar
ya uyursun, ya da çiğnersin
zaman,
sakızına yapışmış uyku haliydi sanki.
İyi misiniz?
I am okey!
fakat bünyem hassas..
-Dil altı edebiyatından bahsediyorum-
Bir misafir var 22 şubatta yinelenecek
güzel bir şarkı var
4/4 lük ritim
gözlerini kapa diyor
o kadar haklısın ki, diyemiyor...
Günün ilk ışıklarıyla normalleşiyor şehir
alkolün ilgisizliğine titremekteyim
günün ilk ışıklarıyla anksiyete saatleri çoğalıyor
olsun.
anlaşılmamak benim suçum değil nasılsa,
değil mi Tanrım?
gözyaşlarımı susturuyorum dinamikleri artan kerestecilere
Çünkü fiziksel tepkimeler tepkisiz kalıyordu bedenimde
Ruhun kaldırma kuvvetine dayanarak,
iddia ediyorum,
Metafiziksel bir tepkime mümkün!
uyumak mümkün.
uyumamaksa daha da mümkün...
basit cümleler seçiyorum o halde artık.
garip kaldım post modern ikinci yenicilere
İstanbul dersem, özlemdir..
Kadın dersem, kendine dikkat et..
Yağmur dersem, ayakkabılara dikkat!
Şemsiyeler, şair leyla sokağına sığınmış,
gardı düşmüş şehrin
ağlamaklı bir hali var
karla karışık yağmur
yağmurla karışık gözyaşı...
bunca kalabalığın gürültüsüne sağır kalmak,
başka türlü
mümkün değil.
Olmamalı.
İçimde denizler boğuluyor.
Bir martının kanadına gizlenen kahkaha
belki son vapur sevinci
belki yaşama sevinci.
Ya da alakasız bar bistrolarından,
Sözsüz kullanılan güzellikleri
sahipsiz bir çardağa ithafen;
kullanılmayan cümlelerle kurmak istiyorum.
tesirsiz kalmalı paragraflarda.
olmalı.
uyaksız adımların esrik sevinci.
..
Yorumlar
Yorum Gönder